TFF Seçimleri ve Trabzonspor
Trabzonspor yönetimi TFF seçimlerinde Yıldırım Demirören’i destekleme kararı alınca, şike sürecinde Fenerbahçe lehine yaptığı açıklamalar nedeniyle taraftar sosyal medyada büyük tepki gösterdi.
Büyük bir kaos içinde başkanını ve yönetimini arayan Türk Futbolunda seçime iki gün kalmasına, Yıldırım Demirören ve Ata Aksu isimlerinin ön plana çıkmasına rağmen bu iki adayın listelerinde kim yer alacak, Merkez Hakem Kurulu ve hukuk kurulları kimlerden oluşacak belli değil. Bu isimler çok büyük bir ihtimalle seçim günü sabahı netleşecek. Daha önce bir araya gelmemiş, birbirini tanımayan insanlar futbolu yönetmeye talip olacak. Böyle bir ortamda başkan ister Yıldırım Demirören, isterse Ata Aksu olsun Türk Futbolunun geleceği açısından hiç bir şey değişmeyecek. Sağdan soldan, o takımdan bu takımdan adam toplama yöntemiyle oluşturulan kurullarla Türk futbolunun bir adım ileriye taşınma şansı yok. Ne Yıldırım Demirören’in ne de Ata Aksu’nun birbirlerine ağır basacak bir özelliği de yok. Açıklanan destek durumlarına bakıldığında Yıldırım Demirören’in seçimi kazanması kesin gibi görünüyor.
Trabzonspor Yönetimi bu ortamda ne yapmalıydı?
Bu soruya cevap vermeden önce yakın geçmişi hatırlamakta fayda var. Önceki seçim döneminde Mehmet Atalay ismi ortaya çıktığında Trabzonspor taraftarı yönetimi “niye desteklemiyorsunuz” diye yine eleştirmişti. Oysa Başbakan Mehmet Ali Aydınlar’ı işaret etmişti. Atalay aday bile olamamıştı. O dönemde dik duran Trabzonspor yönetimi, istediği isimler yönetim kurulunda yer almayınca köprüleri atmış, MHK ve hukuk kurullarında hiçbir Trabzonsporlu yer almamış TFF yönetim kurulunda ise Trabzonspor’un iradesi dışında, varlığı ile yokluğu farksız olan Erdal Atalay seçilmişti. Mehmet Ali Aydınlar’ın istifa edene kadar Trabzonspor lehine en ufak bir hareketini gördünüz mü? Erdal Atalay’ın Trabzonspor lehine bir açıklama yaptığına şahit oldunuz mu?
Şimdi de geleceği okumaya çalışalım.
Yakın tarih göz önünde iken, Yıldırım Demirören’in başkanlığı neredeyse kesin iken Trabzonspor’un tavrı ne olmalıydı?
Ya taraftarın deyimiyle “dik” duracak ve bir kenara çekilecek ya da Demirören’i destekleyecek.
Dik durursa ne olacak?
Trabzonspor yönetimi dik durursa, etik değerler uymuş olacak ama seçimlerde, Beşiktaş, Fenerbahçe ve desteklememesine rağmen Galatasaraylılardan oluşacak Yıldırım Demirören’in listesi kazanacak, meydan Yıldırım Demirören ve Fenerbahçe’ye kalacak, geçmişte nasıl Trabzonspor’un menfaatleri için kimse kılını kıpırdatmadıysa yine hiç kimse Trabzonspor’un kulağına ezan okumayacak hatta bu oluşum Trabzonspor’un ruhuna fatiha okumaya bile kalkacaktır.
Trabzonspor Yönetiminin Yıldırım Demirören ile neyin pazarlığını yaptığını bilemiyoruz. Dışarıya yansıyanlara göre TFF yönetim kurullarında iki ve diğer kurullarda birer Trabzonsporlu üyenin yer alacağı söyleniyor. Yönetim, farkındaysanız destek açıklaması için neredeyse son güne kadar bekledi. Bu bekleyiş sırasında mutlaka Ata Aksu’nun kazanma ihtimali araştırılmış, Yıldırım Demirören yönetimin, Trabzonspor destekli ve desteksiz hali de düşünülmüştür.
Bir önceki Fener Alayı başlıklı yazımızda belirttiğimiz gibi Yıldırım Demirören’in şike sürecine bakış açısı sakat ve Fenerbahçe lehinedir. Trabzonspor’un burada yaptığı tercih, seçimi kazanacak olan Yıldırım Demirören’in yönetiminde Trabzonsporlu üye olsun mu olmasın mı tercihidir. Yönetimin bu tercihinin sonuçlarını zaman gösterecektir. Ayrıca her ne kadar suçsuz olduklarına adımız gibi inansak da Trabzonspor başkanı ve asbaşkanı hala şike davasının sanıkları arasındadır. Bu durum yönetimde baskı oluşturmaktadır.
TFF seçimlerinden sonra kim kazanırsa kazansın kimsenin Fenerbahçe’yi küme düşüremeyeceği, UEFA’nın da mutlaka yine sürece müdahil olacağını unutmamak lazım.
Sonuç olarak taraftar tepkisinde haklıdır. Ama bu tepkiyi, yönetimi de anlamaya çalışarak şimdilik fazla büyütmemek, hesaplaşmayı sürecin sonuna bırakmak gerekir.